Almanya genelinde Türkçe öğretmeni yetiştiren tek kurum olan Essen kampüsündeki Duisburg-Essen Üniversitesi Türkistik bölümü öğrencileri, düzenledikleri panelde farklı kesimden temsilcileri bir araya getirmeyi başarmış ve Türkçe'nin gündem olması için neler yapılması gerektiği konusunda farklı görüşlerin dile gelmesi için gerekli ortamı hazırlamışlardır.

Açılış konuşmasını yapan KRV Eyaleti Eğitim Bakanlığı temsilcisi Christiane Schüssler, uzun zamandır Ataşeliğimiz, bir çok STK ve Türkçe öğretmen adayları tarafından Duisburg-Essen Üniversitesi'nde  ilkokul Türkçe öğretmenliği programının açılması yönündeki isteklerinin olumlu karşılandığını ve bu konuda çalışmalara başlandığını belirtmiştir. Türkistik bölümü öğretim görevlisi Prof.Dr. Ahmet Ünalan, Türkçe'nin Almanya'da geçmişi ve geleceği konusunda  bir sunum yapmış ve Almanya'daki Türk ve Türkçe'nin durumu konusunda istatistiki bilgiler vermiştir. Prof. Dr. Ünalan'ın akabinde, KRV Türk Veli Dernekleri Federasyonu adına Dr. Ali Sak yine Türkçe'nin önemi üzerinde konuşma yapmış ve velilerin eğitim konusundaki önemini vurgulamıştır.

Panelin ilk bölümünde Türkistik bölümü öğrenci temsilcileri, yaptıkları anketden yola çıkarak öğrencilerin üniversite ve bakanlıktan isteklerini dile getirdiler. İkinci grupta ise bölgede bulunan Öğretmenler Derneği temsilcileri konuşmalarını yapmış ve tecrübelerinden kesitler sunarak öğretmen adaylarının nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda  bilgi ve ipuçları vermişlerdir.

Panelin ikinci bölümünde ilk önce öğretmen adaylarının stajlarını değerlendiren ve sınavlarını yapan temsilciler, staj döneminde neler yapılması gerektiğini anlatmış ve son bölümde ise T.C. Essen Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Doç. Dr. Mehmet Fikret Arargüç'ün de bulunduğu grupta farklı temsilciler Türkçe konusunda neler yapılması gerektiğini anlatmışlardır.

Eğitim Ataşesi Doç. Dr. Mehmet Fikret Arargüç konuşmasında, gündemimizin Türkçe olduğunu ve dolayısıyla bu konuyla ilgili resmi bir Türk kurumunun temsisinin açıklama yapmasında daha doğal bir şey olmadığını söyleyerek Almanya'daki Türkçe dersleri ile ilgili her türlü kurumsal desteği vermeye hazır olduklarını belirtmiştir. Türkistik bölümün isteği halinde bölüme  Türkçe okutmanları gönderebileceklerine vurgu yapmıştır. Son olarak Türkistik bölümünün bu etkinliğinde bölüm başkanının olmadığına ve genel itibariyle  Türkçe ile ilgili faaliyetlere katılmamasını eleştirerek gerek öğrencilerin gerekse buradaki Türk toplumunun beklentilerini öğrenebilmek ve Türkçe'ye katkıda bulunabilmek için sahada olması gerektiğini işaret etmiştir.